HÜDA PAR Şanlıurfa Kadın Kolları Gazze için ziynet eşyalarını bağışladı

HÜDA PAR Şanlıurfa Kadın Kolları, Gazzeli kadınlar ile dayanışma adına Filistin'e ulaştırmak üzere ziynet eşyalarını Umut Kervanı'na bağışladı.

 

İşgal rejiminin Filistin'e yönelik saldırıları devam ederken dünyanın dört bir yanında Müslümanlar da direnişe destek olma gayretiyle ellerindeki imkanları seferber ediyor.

 

HÜDA PAR Şanlıurfa Kadın Kolları Başkanlığı, Gazzeli kadınlar ile dayanışma adına Umut Kervanı'na gitti.

 

Şanlıurfalı kadınlar, ellerindeki ziynet eşyalarını HÜDA PAR Şanlıurfa Kadın Kolları Başkanlığı öncülüğünde Şanlıurfa Umut Kervanı yetkililerine teslim etti.

 

"Bu sürecin normalleşmesine asla izin vermeyeceğiz"

 

HÜDA PAR Şanlıurfa Kadın Kolları Başkanı Emel Yalçın, konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede, HÜDA PAR Kadın Kolları olarak ellerinden gelen yardımı yapmaya devam edeceklerinin altını çizdi.

 

Yalçın, "HÜDA PA Kadın Kolları olarak bugün yapmış olduğumuz programa maddi manevi destek veren tüm kardeşlerimize sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz. HÜDA PAR Kadın Kolları olarak 7 Ekim'den bu yana her şart ve durumda elimizden gelen maddi manevi yardımları yapmaya çalışıyoruz ve yapmaya da devam edeceğiz Allah'ın izniyle. Bu sürecin normalleşmesine asla izin vermeyeceğiz. Maddi manevi ne yapmamız gerekiyorsa yapmaya devam edeceğiz. Aksa Tufanı Harekatı bir hak-batıl davasıdır ve bu dava tüm İslam ümmetinin davasıdır. Biz bu davayı sadece dağlara taşlara ağaçlara yazmakla kalmayıp bilakis silinmez bir hakikatle hayatımızın merkezine yazdık. Bundan sonra Allah'ın izniyle hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. 7 Ekim'den bu yana bütün dünya bu zalimlerin, bu lanetli kavmin ne kadar kirli elleri olduğunu gördü. Dünyayı ne kadar kanlı ve kirli bir şekilde yönetmek istediklerini hepimiz gördük ve bütün dünya da buna şahit oldu. HÜDA PAR olarak bu durumu ve çalışmalarımızı sonuna kadar devam ettireceğiz ve buradan bütün devlet ve hükümet yetkililerimize sesleniyoruz; halkın sesine artık kulak verin. Bütün dünyada bu zulme karşı ayağa kalkmış olan insanların sesine artık kulak verin ve artık somut adımlar atın. Somut adımların artık bir an evvel atılması gerektiğini düşünüyoruz ve bunu artık bekliyoruz. Sözün bittiği yerdeyiz." dedi.

 

"İnşallah canımızla da oraya gitmeye kararlıyız"

 

HÜDA PAR Eyyübiye İlçe Kadın Kolları Başkanı Songül Baytar ise, "HÜDA PAR Merkez Genel Kadın Kolları Başkanımız Sema Yarar hanımefendinin 'Gazze'ye anne şefkati olalım' çağrısı üzerine bizler de HÜDA PAR Kadın Kolları olarak çağrımızı yineledik ve bu çağrımıza istinaden burada bulunan üye ve gönüllülerimize teşekkürlerimizi sunuyoruz. Bugün inşallah maddi olarak desteklerimizi Gazze için gönderiyoruz. Allah nasip ederse inşallah canımızla da oraya gitmeye kararlıyız. Bizler bu süreci kesinlikle normalleştirmeyeceğiz. Elimizden gelen bütün çabayı ve gayreti sarf etmeye devam edeceğiz, meydanlarda olacağız. Kudüs özgürlüğüne kavuşana kadar Bizler de elimizden ne geliyorsa yapmaya devam edeceğiz inşallah." dedi.

 

"Rabbim bu zulmün sonunu çabuk bir şekilde getirsin"

 

Gazze'deki soykırım ile ilgili duygularını ifade eden Esmer Çakmak ise, "Her zaman bu zulmün karşısında ve Filistin'in arkasında olacağız inşallah." dedi.

 

Çakmak, "Rabbim bu zulmün sonunu çabuk bir şekilde getirsin. Bütün dünya gözlerini kapatmış, kulaklarını kapatmış ve bu zulmü hiç görmemezlikten geliyor. Halk ayakta ama liderler gözlerini kapatmış. Müslüman olarak Müslüman ülkeler birbirlerinin arkasında dursaydı bugün bu zulmü kimse Müslümanlara yapamazdı. Bunun her zaman karşısında duracağız ve her zaman Filistinlileri destekleyeceğiz. Şu anda Müslüman halkların elinden gelen sadece yardım yapmaktır. Yardımdan ilerisini ancak liderler yapabilir. Avrupa ülkeleri ve zulüm nasıl birbirini destekliyorsa Müslüman ülkelerin de o şekilde birbirlerine desteklemesi gerekir. Eğer Müslümanlar birlik olsaydı onlar bu cesareti bulamayabilirlerdi." diye konuştu.

 

"En azından burada lojistik desteklerimizi sağlayalım"

 

Halime Çelik de soykırıma dur diyerek, "7 Ekim'den bu yana elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz ve bunu kendimize gerçek manada dert edindik. Aile içerisinde dahi Filistin'siz bir günümüz geçmiyor, geçemez de. Herkesi seferber etmeye çalışıyoruz ve gündem etmeye, unutturmamaya çalışıyoruz. Tabii ki yeterli değil bu yaptıklarımız, şahsım için söylüyorum, ben de kendimi yetersiz görüyorum. Bir bayan olarak ne yapabilirim, elimizden ne gelir bunun çabasındayım ve bunun uğraşındayım. En azından boykotlara devam edelim, ben bunu cihad olarak görüyorum, gidip orada cihat eden yiğitlere destek olamıyorsak en azından burada lojistik desteklerimizi sağlayalım. İnsanları bilinçlendirmeye devam ediyoruz. 2 ayı aşkın bir süredir stand açmışız ve orada oturup insanlara İslam'ı ve Filistin davasını anlatıp şuurlu olmaya yönlendiriyoruz. Filistin'i tanıyıp bilsinler, oradaki Müslüman kardeşlerimizi hatırlasınlar. Maddi manevi yardım toplamaya çalışıyoruz, ziynet eşyası ve para gibi. Daha fazlasını yapmak istiyoruz ama yapamıyoruz, devlet büyüklerinin buna el atması gerekir. Halk olarak biz çok fazla ileri gidemiyoruz. Kurumlar elinden geleni yapmaya çalışıyor fakat daha fazlasının yapılması gerektiği kanaatindeyim. Bu soykırıma bir dur denilmeli ve inşallah bu Müslümanlar için bir zafer olur ve bu çektiğimiz acılar inşallah son bulur." şeklinde konuştu.

 

"Özellikle liderlerin bu konuda somut bir adım atmasını istiyoruz"

 

Sümeyra Ağar, Gazze için ülke liderlerine seslenerek şöyle konuştu:

 

"Bizler de Kadın Kolları Başkanımızın 'Gazze'ye anne şefkati olalım' çağrısına duyarsız kalmadık. Şanlıurfa hanımları olarak bizler de maddi olarak desteğimizi sunduk. Bu 3 ayların hürmetine Rabbim Gazze'yi muzaffer etsin inşallah. Kahhar ismiyle siyonistleri kahru perişan etsin inşallah. İnşallah zafer yakındır ve Müslümanların birliği, beraberliği Kudüs'ten geçer, biz buna inanıyoruz. Bu çağrımızı genel olarak bütün halklara yapıyoruz. Maddi ve manevi olarak Kudüs'ü desteklemelerini istiyoruz. Özellikle liderlerin bu konuda somut bir adım atmasını istiyoruz. Bizler halk olarak elimizden geleni yapıyoruz Allah'ın izniyle. Özellikle boykot çağrısına sessiz kalmamamız lazım, bir sakız dahi olsa evimize sokmayıp duyarlı olmak lazım." (İLKHA)