• Mardin19 °C
  • Diyarbakır14 °C
  • Batman16 °C
  • Şırnak15 °C
  • İstanbul13 °C

Sadullah GÜNEŞ / Yazar

12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

CELAL MI CEMAL MI?

20 Temmuz 2022 Çarşamba 15:22

Hayatın akışı içerisinde her birimizin yaşadığı zorluklar, çile ve kederler, maddi ve manevi sıkıntılar olabilir. Çünkü bu dünya, imtihan yeridir. Bizim uğradığımız imtihanlardan çok daha fazlasını Resûlullah a.s. yaşamıştır.

Nitekim daha doğmadan babasını, henüz altı yaşındayken annesini kaybetmiştir. Can yoldaşı eşini ve altı çocuğunu kendi elleriyle toprağa vermiştir. Mekke’de müşriklerin baskı, işkence ve dışlamalarına maruz kalmıştır. Tüm bunlara rağmen, asla ümidini ve inancını kaybetmemiş, daima Rabbine sığınmış ve O’ndan yardım istemiştir. Bunun yanında, şiddetten değil,merhametten yana olmuş, hiçbir zaman Allah’ın razı olmayacağı çözümlere başvurmamıştır.

Elbette hiçbirimiz zorluklarla karşılaşmayı arzu etmez. Ancak biliriz ki, hayatın güzel anları kadar, sıkıntılı zamanları da dünya imtihanımızın birer parçasıdır. Cenab-ı Hak, insana bazen vererek bazen de alarak imtihan eder. Bu yüzden, musibetler karşısında isyan etmek, kırıp dökmek ya da kötü söz söylemek yerine, sabırlı ve metanetli olmalıyız. Sağduyu ve akl-ı selim ile hareket emeliyiz. Sıkıntıyı aşmak için gerekeni yerine getirmeli ve her musibetten, dünyamıza ve ahiretimize yönelik dersler çıkarmalıyız.

Bir musibet ile karşılaştığımızda veya üzücü bir haber aldığımızda  “İnna lillahi ve inna ileyhiraciun, Biz Allah’a aidiz ve O’na döneceğiz “ diyerek sabırlı ve metanetli olmalıyız.

Sevgili Peygamberimiz şöyle buyurmuştur: “Müminin haline hoştur! Her hali kendisi için hayırlıdır ve bu durum yalnız mümine mahsustur. Başına güzel bir iş geldiğinde şükreder; bu onun için hayır olur.Başına bir sıkıntı geldiğinde sabreder; bu da onun için hayır olur.”( Müslim,Zühd, 64.)

Peygamber Efendimiz bir gün, çocuğunun kabri başında feryat eden bir kadına rastladı. Acılı anneye, “Allah’a isyan etmekten sakın ve sabret!” diyerek nasihatte bulundu. Üzüntüsünden Allah Resûlü’nü tanıyamayan kadın, “Bana karışma! Benim başıma gelen senin başına gelmedi ki!” deyiverdi.Bir müddet sonra onun Resûl-i Ekrem olduğunu anlayınca Hz. Peygamber’den özür diledi. Rahmet Elçisi ise şu tavsiyede bulundu: إِ “Gerçek sabır, musibetin geldiği ilk anda gösterilendir.”( Buhârî,Cenâiz,31.)

 Acılarımızı isyana ve zulme dönüştürmeyelim.Yaşadığımız zorluklar karşısındaki metanetli tavrımızın, Allah katında nicekolaylığın müjdecisi olacağını unutmayalım. Bizler bu dünyaya, inanmak ve iyiişler yapmak için geldik. Peygamberimizin umut ve teselli vadeden şu hadisinihatırlayalım: “Vücuduna batan bir diken bile olsa, başına gelen her türlümusibet karşısında Müslüman’ın günahları affolunur.” Rabbimizin yardımından verahmetinden ümidimizi kesmeyelim. Resûl-i Ekrem (s.a.s)’in duasıyla YüceRabbimize niyaz edelim: “Biz Allah’a aidiz ve O’na döneceğiz. Allah’ım! Başımagelen musibetin mükâfatını senden bekliyorum, bundan dolayı bana ecir ihsan et,benim için onu daha hayırlısıyla değiştir.”

 

Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Mardin nöbetçi eczaneleri
ANKET
Midyat'ın İl Olmasını İstiyor musunuz.?
Tüm Hakları Saklıdır © 1997 - 2024 Midyat Habur | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : / Faks : 04824641346 | Yazılım: CM Bilişim - Tasarım: INVIVA