Cuma hutbesinde afetlere dikkat çekildi
Türkiye genelindeki camilerde Diyanet İşleri Başkanlığınca hazırlanan “Güvenli bir hayat için gerekli tedbirleri alalım” konulu hutbe okundu.
Hutbede, son zamanlarda artan sel, deprem ve yangın gibi afetlerle nice maddi ve manevi zarar oluşturan doğa olaylarının vuku bulmasında bir sebep-sonuç ilişkisinin varlığına işaret edildi.
İnsanın başa çıkmakta yetersiz kalması sebebiyle “felaket” olarak adlandırılan büyük veya küçük doğal afetlerin oluşumunda insanın da etkin rol üstlendiğine işaret edilen hutbede, şu ifadeler yer aldı:
“Tabiatın muhteşem uyumu ve dengesi, Allah'ın hükmüne ve kanunlarına bağlıdır. Kimi zaman yaşanan afetler ise tabiatı alt üst ettiği gibi, insanların hayatını da acı bir şekilde etkiler. Tarihte yaşanan deprem, sel, heyelan ve yangın gibi nice afet, can ve mal kaybıyla sonuçlanmıştır. Ülkemizde de yakın tarihte yaşadığımız deprem ve sel felaketlerinin acısı hala yüreğimizdeki tazeliğini korumaktadır. Kur’an-ı Kerim’in insanlığa şöyle bir çağrısı vardır: ‘Düzene sokulduktan sonra yeryüzünde bozgunculuk yapmayın.’ Nitekim tabiata sorumsuzca müdahale eden, kendi menfaati için ormanları kesen, suyu ve havayı zehirleyen, toprağı kurutan insanoğlu, yeryüzünde dengeleri bozmaktadır. Afetlerin kötü neticelerinin önemli bir kısmı bizim kendi hata ve ihmallerimiz sebebiyledir. Nitekim Yüce Rabbimiz bu hususta şöyle buyurur: Başınıza gelen her musibet kendi yapıp ettikleriniz yüzündendir; kaldı ki Allah birçoğunu da bağışlar.”
Allah’ın takdirinin mutlaka gerçekleşeceğinin vurgulandığı hutbede, “Mümin, Allah’ın takdirinin muhakkak gerçekleşeceğine iman eder. Ama aynı zamanda tabiat olaylarının, ilâhî düzen ve kanunlar gereği, sebep-sonuç ilişkisi içerisinde meydana geldiğini de idrak eder. Çalışmayı ve sebeplere sarılmayı terk edip ‘Allah’ın dediği olur’ diyerek kolaycılığa kaçmaz. Tabiata zararlı adımlar atarak, göz göre göre afeti davet etmez. İşini sağlam yapar. Her türlü tedbiri alır. Maddi ve manevi sebeplerin tamamına başvurduktan ve sorumluluğunu yerine getirdikten sonra Rabbine tevekkül eder. Peygamber Efendimizin ifadesiyle ‘önce devesini bağlar, sonra tevekkül eder.’ Güvenli bir hayat için gerekli tedbirleri alalım. Afetlere karşı bilinçli ve hazırlıklı olalım. Deprem, heyelan ve sel riski bulunan bölgelere ev inşa etmeyelim. Ailemizi afet ve acil durumlar hakkında bilgilendirelim. İlkyardım eğitimi, bilgi ve destek için yaşadığımız şehrin AFAD il müdürlüklerine müracaat edelim. Yarın yirminci sene-i devriyesi olan 17 Ağustos Marmara depreminde ve bugüne kadar ülkemizde meydana gelen afetlerde hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyoruz. Yüce Rabbimiz, bizi, ülkemizi ve İslam beldelerini afetlerden muhafaza eylesin. Bizlere de afetlerden gerekli dersleri çıkarmayı, sorumluluklarını yerine getirip huzurlu ve güvenli bir hayat sürmeyi nasip eylesin.” denildi.
Tel : / Faks : 04824641346 | Yazılım: CM Bilişim - Tasarım: INVIVA