Dijital dolandırıcılara karşı alınması gereken önlemler nasıl olmalı?

Teknolojinin gelişmesiyle beraber dolandırıcılığın da ileri boyutlara taşınmasının toplumu ve bireyleri çok şiddetli şekilde tehdit etmeye başladığını belirten eski Zonguldak Milletvekili Hukukçu Necmettin Aydın, devletlerin bu konuda yeterli adımlar atmadığına dikkat çekti.

 

Yapılan istatistiklere göre; dünyada 5 milyara yaklaşan sosyal medya kullanıcısı oranı Türkiye'de ise bu 70 milyona ulaşmış durumda.

 

Sosyal medyanın aktif olarak kullanılması beraberinde bazı kolaylıklar getirse de bu durumu kötüye kullanmak isteyenler de bu platformları dolandırıcılık için bir zemin haline getiriyor.

 

Eski Zonguldak Milletvekili Hukukçu Necmettin Aydın, bugün gerek dünyanın gerekse de Türkiye'nin yaşayabileceği en büyük sorunlardan birisinin "dolandırıcılık" olduğunu belirtti.

 

Dijital ortamlarda milyonlarca insanın dolandırıldığına dikkat çeken Aydın, giderek artan bu suç kategorisine yönelik devletlerin de yeterli önlemler almadığına vurgu yaptı.

 

"Dijital sistemler kurularak yapılan dolandırıcılık had safhaya ulaştı"

 

Aydın, "Dolandırıcılığın, teknolojinin gelişmesiyle beraber bu kadar ileri boyutlarda gelişmiş olması toplumu, bireyleri çok şiddetli şekilde tehdit etmektedir. Maalesef devletler de bu tür suçlarla ilgili yeteri derecede mücadele etmemektedirler. Dolandırıcılığın her türlüsü; başta devletin siteleri, devletin kurumları, savcısı, polisi, bankası taklit edilerek birtakım sistemlerin ele geçirilmesiyle yapılan soygunları artık ölçüsü kesinlikle haddi aşmıştır. Bunun ötesinde dijital sistemler kurularak yapılan dolandırıcılık sistemleri de had safhadadır. Mesela adam sanal bir çiftlik kuruyor, onun üzerinden milleti dolandırıp gidiyor, kimisi de sanal, dijital para üzerinden milleti dolandırıp gidiyor. Bu dolandırılma süreçlerinde, yanıltılan ve dolandırılan insanların sayısı milyonlara ulaşmaktadır." dedi.

 

"Devletin önleyici güvenlik sistemi çok yetersiz"

 

Basit kapkaç ve hırsızlık gibi suç kategorilerinin artık yerini sanal dolandırıcılığa bıraktığına dikkat çeken Aydın, toplumun geçmişte kalmış suçlarla ilgili olan algısının yeniden düzenlenmesi ve değiştirilmesinin şart olduğunu belirtti.

 

Aydın, "Yeni dönemdeki bu 'dijital soygun' sistemiyle yapılan soygunların hacmi bütün dünyada da çok büyüktür. Türkiye'de de çok hızla büyümektedir. Maalesef bugün Türkiye'de de devletin emniyet güçlerinin bu konudaki mücadelesi yetersizdir. Hatta hiç yok denecek kadar azdır. Ne zaman ki bir kişi dolandırıcı işlemini bitirmekte, paraları bavula doldurup yurt dışına kaçmakta ise o gün sistem devreye girmektedir. Bütün mesele devletin önleyici görevini yerine getirmesidir. Bu tür sistemler; para toplayanlar ya da dolandırıcılık işlemlerine başlama ihtimali olan işlerde daha önceden kurulmuş mekanizmalarla mutlaka devreye alınmalı ve insanlar bu tuzaklara düşmeden gerekli tedbirler alınarak bu yolsuzlukların, soyguncuların önüne geçilmelidir. Bu devir dijital soygunculuk devridir. Bütün halk bu konuda maalesef çıplak ve korumasızdır. Maalesef insanların başına bir sıkıntı geldiği zaman da çözümü yoktur. Bu konuda cezalar da yetersizdir. Fakat bu hususta önemli olan cezalardan ziyade önleyici sistemlerin geliştirilmesidir. Devletin güvenlik sistemi bu konuda yetersizdir." ifadelerini kullandı.

 

"Emniyet birimleri bütün enerji ve dikkatini dijital suçlara yöneltmeli"

 

Aydın, "Bugün toplumları çürüten, toplumsal ve sosyal hayatı çok ciddi şekilde tehdit eden dijital ve narkotik suçlardır. Bütün güvenlik sistemlerinin ağırlıklı olarak mutlaka bu iki alana yöneltilmesi ve yoğunlaştırılmasını özellikle tavsiye ediyorum. Bugün dijital soygun ihtimalleri ile ilgili yapılacak işleri yapacak takip sistemleri var. Mesela BTK diye bir kurum var veya emniyetin dijital suçlarla mücadele masaları var. Buralarda yeterli donanım yok, yeterli takip, yeterli araştırma ve inceleme yapılmamaktadır. Ne yapacak? Sabahtan akşama kadar kimler para topluyor, hangi yerlerde para toplama sistemleri var? Bu sistemleri takibe alacaklar, kontrol edecekler. Daha iş büyümeden işin gerçeği ve sahtesi ne kadar doğru! Ayırıp mutlaka önleyecekler. Vatandaş bu sistemin ağına düşmeden emniyet güçleri ve dijital takip sistemleri bunları önleyecek, yakalayacak. Başka türlü bu insanları bu vaziyetten önlememiz mümkün değildir." şeklinde konuştu. (İLKHA)