Batmanlı asker Abdurrahman Çitfçi'nin 6 Mart 2013 yılında Muş Hasköy Jandarma Karakolu'nda intihar ettiği iddia edilmesinin ardından ailesi tarafından Ankara 2. İdare Mahkemesinde açılan davada mahkeme heyeti askere şehitlik unvanını verdi.
Muş'un Hasköy ilçesindeki jandarma karakolunda görev yaparken "kuşkulu intihar" sonucu öldüğü belirtilen er Abdurrahman Çiftçi'nin ailesi tarafından 2014 yılında açılan "şehitlik unvanı" davası sonuçlandı. Ankara ikinci İdare Mahkemesi tarafından Abdurrahman Çiftçi'ye, "İdarenin kusuru vardır" kanaatine vararak askere şehitlik unvanını verdi. Mahkeme tarafından verilen kararda, "Olayda jandarma uzman çavuş S.A.'nın müteveffanın yakasından tutup bir kere duvara vurup çektiği, hakkında, "asta karşı müessir fiil" suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasının, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasıyla sonuçlandığı ve intihar olayının, söz konusu fiilin işlendiği gün meydana geldiği anlaşılmıştır. Bu durumda, davacının oğlunun askerlik vazifesini yaptığı sırada maruz kaldığı müessir fiil sonrasında ve aynı gün intihar ettiği görüldüğünden, olayın, dolaylı da olsa askerlik vazifesinin neden ve etkisiyle meydana geldiği sonucuna varıldığından, davacının, bu şekilde vefat eden oğlundan dolayı hakkında vazife malullüğü hükümlerinin uygulanması yolundaki başvurusunun reddine ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır" ifadelerine yer verildi.
"Dileriz ki bu üzücü olaylar bir daha yaşanmaz"
Ailenin Avukatı İsmail Kılıç, bu olayların bir daha yaşanmamasını istediklerini söyledi. Kılıç, "Bu tarz üzücü olayların sonuçlanması ailelerin acısını bir nebze olsun dindiriyor. Dileriz ki bu üzücü olaylar bir daha yaşanmaz. Yapılan yargılamada askerin kesin şehit sayılması hükmüne varıldı" dedi.
"Ölümün normal olmadığını biliyorduk"
Abdurrahman Çiftçi'nin ağabeyi Mehmet Eşref Çiftçi, ölümün normal olmadığını bildiklerini söyledi. Çiftçi, "Muş Hasköy Jandarma Karakolunda kardeşim şüpheli bir şekilde vefat etmişti. Kardeşimi mezara getirdiğimizde ölümünün normal olmadığını biliyorduk ve 6 yıla yakın hukuk mücadelesini yürüterek en sonunda şehit statüsüne aldık. Mahkemenin son kararıyla şehit statüsüne alındığı bize bildirildi. Kardeşimin cenazesini bize verirken intihar ettiğini bildirdiler. Ancak 6 yıla yakın bir hukuk mücadelesinden sonra mahkemenin verdiği karar doğrultusunda intiharında birkaç rütbelinin etkili olduğu belirtilmektedir. Bundan sonraki süreçte de askeriyenin içinde askerleri intihara sürükleyen yetkililer hakkında davanın açılması konusunda mücadelemizi sürdüreceğiz" diye konuştu.