Uzmanlardan, LGS ve YKS'ye hazırlananlara tavsiyeler

LGS ve YKS öncesi öğrenci ve velilere önemli tavsiyelerde bulunan Psikolojik Danışman ve Rehberlik Öğretmeni Sinan Kılıç, haziran ayında yapılacak sınav öncesi kalan zaman iyi değerlendirilmelerini gerektiğini söyledi.

 

Sınava sayılı günler kala öğrenciler vakitlerini nasıl değerlendirmeli? Ebeveynlerin çocuklarına yardım etmek için nasıl yaklaşmalı?

 

2 Haziran Liselere Geçiş Sistemi (LGS) ve 8-9 Haziran tarihlerinde yapılacak Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) ile ilgili konuşan Psikolojik Danışman ve Rehberlik Öğretmeni Sinan Kılıç, bu dönemde eksiklerin tamamlanmasını ve deneme sınavları yapılmasını önerirken öğrencilerin sınava planlı ve programlı bir şekilde çalışmaları gerektiğine dikkat çekti.   

 

Kılıç, bu son günlerde yapılması gerekenleri İLKHA'ya anlattı.  

 

"Öğrencilerin bu süreçte kendilerine bir rutin oluşturmaları lazım"

 

Öğrencilerin kalan bu zaman diliminde kendilerine rutin oluşturulmaları gerektiğini belirten Kılıç, "Süreç itibariyle çok daralan bir zaman dilimindeyiz. Öğrencilerimiz bu süreçte biraz daha zorlanacak ama tabii geç kalmış sayılmazlar. Öğrencilerin bu süreçte kendilerine bir rutin oluşturmaları lazım. Bundan kastımız; yapacakları günlük aktiviteler, ders programları, dersler ve çalışma stilleridir. Bunlara mutlaka sadık kalmaları gerekir. Bunun da en önemlisi eksiklerini tamamlamadır. Yani son düzlüğe girdiğimiz bu süreçte öğrencilerin eksikliklerini hem fark etmeleri hem de bu minvalde önlemleri almaları gerekir. Burada daha çok başarılı oldukları veya sevdikleri dersleri değil, başaramadıkları ve kendilerini eksik gördükleri konulara ağırlık vermeleri lazım." şeklinde konuştu.

 

 

"Başaramadıkları ve kendilerini eksik gördükleri konulara daha ağırlık vermeleri lazım"  

 

Kılıç, "Özellikle bol bol deneme çözmeliler. Çünkü artık son süreçte konu anlatımındansa soru çözümü deneme usulü olarak çok daha verimli olacaktır. Böylece bu son düzlükte sınava adaptasyonda sıkıntı yaşamazlar. Çünkü öğrencilerimizin sınav stresi, kaygıları ayyuka çıkmış durumda. Bu süreçte en azından ne kadar çok deneme çözerlerse sınavdaki kaygıları minimum seviye inecektir. Öğrencilerimiz eksik oldukları, yapamadıkları konulara odaklanmalı; hangisinde, nerede ve nasıl hatalar yaptıklarının farkında olmalıdır. Yapabiliyorsa kendileri, yapamıyorsa da uzman yardımıyla bu hatalarını minimize etmeleri lazım. Sabah erken kalkma düzenlerini oluşturmaları, günün büyük bir kısmı uykuyla geçirmemeleri gerekir. Öğrencinin sabah geç kalkıp akşamları geç yatması bütün ders çalışma programı verimini minimize eder. Hadiste de belirtildiği üzere 'sabahta bereket vardır.' Bunu sadece iş veya rızık anlamında anlamamalıyız. Öğrencilerimiz erken kalktıklarında sabahın o feyzini ve bereketini mutlaka göreceklerdir." ifadelerini kullandı.

 

"Yeni nesil sorular üzerinden değerlendirmeler, öğrencilerin farklılıkları bulunup ayrıştırılmaya başlanıyor"

 

Son zamanlarda öğrencilerin ortak sıkıntı noktası yeni nesil soruları olduğunu dile getiren Kılıç, "Bu süreçte yeni nesil sorulara mutlaka ağırlık vermeleri, daha çok o sorular üzerine test çözmeleri, denemelerini onlar üzerinden yapmaları lazım. Çünkü artık yeni nesil sorular üzerinden değerlendirmeler, öğrencilerin farklılıkları bulunup ayrıştırılmaya başlanıyor. Yani öğrencilerimizin seviye farkı yeni nesil sorular üzerinden daha fazla ortaya çıkıyor. Son senelerde çıkmış sorulara bakmaları, onları deneme usulüyle çözmeleri ve mümkün mertebe analiz etmelerini, hatalarını görüp nerelerde hata yaptıklarını, hatalar üzerinde değerlendirme yapıp doğruyu bulmalarını tavsiye ediyoruz. Yapamayacağını veya çözemeyeceğini düşünüyorlarsa bir uzman, öğretmen veyahut büyüğünden yardım istemeleri gerekir." diye belirtti.  

 

"Bu süreçte yeni nesil sorulara mutlaka ağırlık verilmelidir"

 

Bu son süreçte öğrencilerin 'ya yapamazsam, yetiştiremezsem, başaramazsam…' şeklinde kaygılarının artmaya başladığını söyleyen Kılıç, şu tavsiyede bulundu:

 

"Bu durumda öğrenci kendini motive edebilmeli, 'yapabilirim, zamanım var, geç kalmış değilim' gibi teşvik edici sözler kullanabilmelidir. Bu sadece öğrencilerimizin üzerine binen bir yük değil. Veli, öğretmen ve yakın çevrelerin de öğrenciyi teşvik ve motive edici sözcükler kullanabilmelidir."

 

"Ders çalışılan oda yalınlaştırılmalı"

 

Öğrencilere hedefledikleri lise veya üniversitenin dış görüntüsünü resimleyip odalarına asmaları tavsiyesinde bulunan Kılıç, "Bu resme bakıp duyguların kabarması öğrenciyi daha da motive edecektir. Ders çalışılan oda yalınlaştırılmalı; telefon, tablet, gürültü ve rahatsızlık verecek her türlü materyalden arındırılmalıdır. Bunlar öğrencinin motivasyonunu olumsuz etkiler. Bu son 3 haftalık sürede öğrencimiz kendi çalışma odasını ne kadar o ambiyansa uydurabilirse verimi çok daha fazla alacaktır. Son zamanlara girme hasebiyle öğrenciler bu süreçte yiyip içtiklerine biraz daha özen göstermeleri, çok yediği zaman onu rahatsız edecek veya rehavete sürükleyecek ambalajlı ürünlerden uzak durmaları gerekir. Çünkü bu süreçte yakalanacakları bir hastalık veya istenmeyen durum onların çalışma düzenine, verimine sekte vuracaktır." dedi. (İLKHA)