Okul öncesi kaliteli eğitim, çocuklarda zekayı artırıyor

Araştırmalara göre nitelikli bir okul öncesi eğitim, çocuklarda zekayı artırıyor.

Yaşamın ilk altı yılı, bireyin gelişiminde büyük öneme sahip. Uzmanlara göre bu dönemin en etkili şekilde geçmesi ancak çocukların okul öncesi eğitimle tanışmasıyla mümkün. Araştırmalar, okul öncesi eğitim alan çocukların okula devam oranlarının ve akademik başarılarının, okul öncesi eğitim almayanlara göre daha yüksek olduğunu gösteriyor. Üstelik ABD'de yapılan ve "Perspectives on Psychological Science" dergisinde yayınlanan araştırmaya göre kaliteli bir okul öncesi eğitimin çocukların zekasını artırdığı da kanıtlandı. Ancak çocuğu anaokulu çağına gelen velilerin ortak kaygısı ise en iyi ve doğru anaokulunu bulmak. Uzmanlara göre anaokulu seçerken dikkat edilmesi gereken kriterlerin başında okulun eğitim ve yönetici kadrosu geliyor. Okul öncesi bir kurumun donanımlı bir kadroya sahip olup olmadığını anlamak için öğretmenlerin ve okul müdürünün okul öncesi eğitim konusunda eğitim alıp almadığı, kadronun uzun yıllardır aynı kurumda çalışıp çalışmadığı ve kurumda uzman bir isim tarafından rehberlik ve psikolojik danışmanlık desteği verilip verilmediği gibi kriterlere bakmak gerekiyor.

Uzman Klinik Psikolog Ezgi Tan "Okul içerisinde ve oyun zamanlarında yapılan gözlemler çocuğun söze dökemediği iç dünyası hakkında bize çok önemli ipuçları verir. Çocuğun bu doğal ve geliştirici ortamda alanında uzman kişiler tarafından gözlemlenmesi ve bunlara yönelik aileye geri bildirim verilmesi çok önemli. Okul psikologları tarafından gerekli durumlarda gelişimiyle alakalı önleyici ve destekleyici çalışmalar yapılması, aile ve çocuğa destek verilmesi, gerekli görülen durumlarda doğru adreslere yönlendirmeler yapılarak takip edilmesi okul öncesi kurumların tercihinde olmazsa olmaz bir kriter" dedi.

"Aileler için kritik konu güven"

Çocukların beceri ve yeteneklerinin desteklenmesinin yanı sıra, sosyal becerilerinin gelişimi için problem çözme tekniklerini destekleyen, ödül - ceza yöntemleri yerine teşvik ve takdir anlayışını benimseyen, bireysel özelliklerini yansıtmasına dair motive eden bir eğitim anlayışı olması da anaokulu tercihinde öne çıkıyor. Konuyla ilgili görüşlerini ifade eden Hayat Anaokulu Kurucu Müdürü Şemsa Özgentürk Uysal'a göre kritik konulardan biri güven. Anne babaların anaokullarına karşı en çok güven konusunda titiz davrandığına dikkat çeken Uysal; "En değerli varlıklarımızı emanet ettiğimiz okullarımızda aile ile okul yönetiminin işbirliği içinde hareket etmesi önemli bir detay. Her zaman ulaşılabilir ve şeffaf bir iletişimin olması anne - babalar açısından güven verici. Akademik akış, gelişim faaliyetleri, sosyal aktiviteler, kulüp etkinlikleri, yabancı dil gibi farklı içerikler her okulda olabilir fakat en önemli ve en temel husus çocuğun güvenliği ve mutluluğudur" dedi.

Anaokulu seçiminde rol oynayan bir diğer kriter de öğretmen başına düşen ve sınıflardaki toplam çocuk sayısı. Öğretmen başına düşen çocuk sayısı için ideal rakamlar 3 yaşına kadar öğretmen başına 4 çocuk, 3-6 yaş arasında 12 çocuk. Sınıflarda ise toplam mevcudun 17 - 18 kişiden fazla olmaması gerekiyor. Sınıfların fiziki koşulları, eğitim materyallerinin uygunluğu ve yaşa göre çeşitliliği, bahçe kullanımının olması gibi kriterler de anaokulu seçiminde dikkat edilmesi gereken diğer kriterler. Bunların dışında okulun fiziki konumu, hijyene ve beslenmeye verilen önem, güvenlikle ilgili önlemlerin alınıp alınmadığı, servis imkanının verilip verilmediği gibi kriterlere de dikkat edilmesi konusunda uzmanlar uyarıyor.