Prof. Dr. Durucu: Geniz akıntısını küçümsememek lazım

Mardin Artuklu Üniversitesi Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz Bölümü'nde görevli Prof. Dr. Cengiz Durucu, geniz akıntısının basit sebeplerle olabileceği gibi çok daha komplike hastalıklara da yol açabileceğini ifade etti.

 

Hayatımızın herhangi bir evresinde karşımıza çıkabilecek olan 'Geniz Akıntısı' basit görünen ancak bazı zamanlarda önemli hastalıkların da habercisi olabilecek bir durum.

 

Boğazda akıntı hissi, sürekli boğaz temizleme ve çok sık yutkunma ihtiyacına sebep olan geniz akıntısı toplumda sık karşılaşan rahatsızlıklar arasında yer alıyor.

 

Mardin Artuklu Üniversitesi Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz Bölümü'nde görevli Prof. Dr. Cengiz Durucu, geniz akıntısının sebepleri ve tespiti halinde yapılması gerekenler hakkında İLKHA mikrofonlarına konuştu.

 

"Geniz akıntısının en sık gördüğümüz sebebi alerjik sinüs hastalıklardır"

 

Geniz akıntısının çoğunlukla alerjik durumlardan oluştuğunu ve bunun başlıca çözümünün alerjiye neden olan durumun saptanması gerektiğini söyleyen Durucu, "Geniz akıntısı birçok insanın hayatının belli bir döneminde karşılaştığı bir sıkıntıdır. Bizim KBB polikliniklerimizdeki muayenelerimizde de hastaların çok sık bize bu konuyla başvurduklarını görmekteyiz. Geniz akıntısının en önemli sebebi aslında daha doğrusu en önemli den ziyade en sık gördüğümüz sebebi alerjik sinüs hastalıklardır. Alerjiye bağlı akıntıların sekresyonların koyulaşma birlikte geniz akıntısını hasta daha yoğun hissedebilir. Aslında genizimizde normal şartlarda da akıntı sürekli vardır. Burnumuzu, boğazımızı ve sinüslerimizin içerisini mukoza dediğimiz bir yapı kaplar. Bunların Içerisinde sekresyon hücreleri yani salgı bezleri vardır. Bu salgı bezleri mukus dediğimiz bir salgı üretirler. Bu mukusun akışkanlığı kişiden kişiye değişir. Özellikle suyu az içen insanlarda biraz daha koyu kıvamlı salgılanabilir. Normal insanlarda akışkanlığı biraz daha normaldir. Genelde bunun akışkanlığının azaldığı durumlarda hasta, genizinde bir takılma, geniz akıntısı hissedebilir. Ya da mukusun miktarı arttığında hasta bu geniz akıntısıyla bizlere başvurur. Normal şartlarda bu geniz akıntısını farkında olmadan yutarız veya hiçbir şey hissetmeyiz, herhangi bir akıntı yokmuş gibi hissederiz. Ne zaman ki bunun akışkanlığı koyulaştığı zaman biz bunu hissetmeye başlarız. Geniz akıntısı olan insanlarda özellikle biz hastalarımıza bol su içmelerini tavsiye ederiz. Bunun yanında bazı hastalıklarda geniz akıntısı biraz artabiliyor. Alerjisi olan insanlarda tabi ki alerjiden korunmalarını tavsiye edeceğiz. Öncelikle hastanın neye alerjisi olduğunu tespit ediyoruz. Ev tozuna alerjisi varsa ev tozlarından uzak durması gerektiğini söylüyoruz. Alerjisi varsa polenlerden uzak durması ya da neye alerjisi varsa ona uzak durmasını söylüyoruz. Burun spreyi haplar ya da bazen iğne tedavisiyle farklı tedavilerle bu alerjiyi tedavi edebiliyoruz." dedi.

 

"İkinci sıklıkta görülen hastalık sebeplerinden birisi de burun ve sinüs enfeksiyonlarıdır"

 

Geniz hatalığının çeşitleri hakkında bilgilendirmede bulunan Durucu, sebepler arasında sinüs ve burun enfeksiyonlarının da etkili olduğunu ifade etti.

 

Durucu sözlerine şöyle devam etti:

 

"Bunun ikinci sıklıkta görülen hastalıklardan birisi de burun ve sinüs enfeksiyonlarıdır. Bu bazen viral enfeksiyonlarda olabilir ya da bakteriyel enfeksiyonlar da olabilir. Viral enfeksiyonlarla daha sık karşılaşıyoruz. Nezle, grip tarzındaki enfeksiyonlarla birlikte genizde yoğun bir miktar akıntı oluşabilir ve bunun kıvamıda daha koyu olacaktır ve hastayı rahatsız edecektir. Rengi sarı yeşil olabilir bunların. Eğer kötü kokulu olmaya başladıysa artık ve hırıltı eklendiyse ve aşırı öksürük eklendiyse bazen de yüksek ateş eklendiyse bakteriyel enfeksiyonlardan şüpheleniriz. Basit viral enfeksiyonlarda akıntıyı azaltacak bir takım soğuk algınlığı ilaçları kullanmak hastalığı rahatlatacaktır. Bakteriyel enfeksiyonlarsa biraz daha ağır seyreder ve bu tür durumlarda doktora başvurmalısınız ve gerekirse bir antibiyotik tedavisi almak gerekir."

 

"Özellikle kanlı geniz akıntısı olduğunda veya kötü koku olduğunda ki bu belirtiler kanser ve benzeri kötü hastalıkların habercisi olabilir mutlaka doktora başvurmak lazım"

 

Geniz akıntısı hastalığının hafife alınmaması gerektiğine dikkat çeken Durucu, "Bunun yanında burun kemiğinde ekil olduğunda burun içerisine havanın geçiş hızı burun delikleri arasında farklılıklar gösterir. Bu hava akışının bozulmasından dolayı birazcık da tıkanıklıktan dolayı geniz akıntısı koyulaşabilir veya miktarı artabilir. Bu gibi durumlarda da genelde bunun tedavisi ameliyatla yapılıyor. Kullanılan bazı parfümler, bazı kimyasal ürünler, özellikle kimyasal fabrikasında çalışan insanlar ya da çevremizden aldığımız toz, duman, zararlı birtakım maddeler sıcak soğuk hava değişimleri özellikle soğuk hava bu gibi durumlarda yine geniz akıntısıyla karşılaşabiliyoruz. Vücut bunları uzaklaştırmak için sekresyonları arttırıyor ve yine geniz akıntısına yol açıyor. Bunun yanında geniz akıntısı bazen kanlı olabilir. Özellikle kanlı geniz akıntısı olduğunda veya kötü koku olduğunda mutlaka doktora başvurmak lazım. Çünkü bu birtakım hastalıkların habercisi olabilir. Kanser ve benzeri kötü hastalıkların habercisi olabilir. Geniz akıntısını küçümsememek lazım. Çok basit sebepler olabileceği gibi çok daha komplike hastalıklara da yol açabilir. Özellikle 10 günü geçen geniz akıntıları oluyorsa, kötü kokulu veya kanlı akıntı oluyorsa mutlaka doktorumuza başvurmayı öneriyorum." şeklinde konuştu. (İLKHA)