• Mardin35 °C
  • Diyarbakır35 °C
  • Batman36 °C
  • Şırnak34 °C
  • İstanbul29 °C

Abdulaziz ALTEKİN / Yazar

12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

VİCDAN

16 Ekim 2020 Cuma 08:58

Üç günlük dünya için ne kadar gönül kırdığımızın farkında mıyız? Ve keşke sadece gönül kırmakla yetinseydik.

Ateist, deist, Hristiyan, Yahudi, Müslüman, Yezidi... ne olursa olsun, acaba insanoğlu hiç yeryüzünde var olma amacını sorguladı mı? Zira kimi kimsesi olmayan da ölüyor dünyanın en zengin olanı da. Afrika'nın henüz ismini dahi bilmediğimiz kasabasında can veren de var Amerika'nın lüks mekanlarında can verenler de.

Evet, bir amaç uğruna doğduk. Ve bir amacı gerçekleştirdikten sonra göçeceğiz yeryüzünden. Lakin daha bebeklik evresini atlatır atlatmaz vicdanlarımızı kaybettik. Duygusuz birer zalim robottan farkımız kalmadı. Kimse kimseyi dinlemeye tenezzül etmiyor. Kimse kimsenin açığını kapatmıyor. Sürekli bir ezme isteği var. Dünyaya sahip olma hırsıyla herkesi yok etme, her şeyi talan etme uğraşı içindeyiz.

Hz. Ebubekir'in başından geçen ve tüm insanlığa örnek teşkil edecek bir olayı aktarayım size. Bir sefer dönüşü Hz. Ebubekir, çadırın altında otururken bir bardak su ister. Arabistan sıcağında bir bardak su şüphesiz altınlardan daha kıymetlidir. Su gelir ve Hz. Ebubekir suyu içer. Hemen sonra ağlamaya başlar. Yanındakiler şaşırırlar. Suyu getiren adama sert sert bakmaya başlarlar. Acaba o mu kötü bir şey yapmıştı. Bilmedikleri için kendisine sordular. "Ey Halife, neyin var ne oldu?" Bir müddet ağlamaya devam eden Hz. Ebubekir, gözyaşlarını silip şu cevabı verir. "Bir gün Peygamber Efendimizin yanında otururken bir baktım ki Allah'ın Resulü elleriyle kendinden bir şey uzaklaştırıyor. Ben de ne yaptığını sordum. O da bana dünya malını elinin tersiyle ittiğini, kabul etmediğini söyledi. Ve sonra ekledi. Evet, ben kabul etmedim ama korkarım ümmetimden çoğu dünya malına tapacak. Bu suyu içerken biraz rahatladım. Fakat hemen o sözü hatırladım. Acaba dünya malı bu su ile kendini bana kabul ettirdi mi?"

Kimi bir bardak sudan dolayı için için yanar. Kimi dünya malı için yakıp yıkar. Zulüm görenler, zalim olanlar ve seyirci kalanlar. Artık kimse vicdan taşımıyor gibi. Herkes dünyadaki kendi derdine düşmüş. Hemen ensemizde duran ölümü kimse akledemiyor. Sanıyorlar ki sonsuza kadar yaşayacağız.

Maalesef dünya malı hoştur. Zaten yaşanan haksızlıklar, hukuksuzluklar, adaletsizlikler hep bundan dolayıdır. Gülen yüzlerin arkasındaki kin ve nefret çıkar ilişkisine göre değişiyor. Kimse kimseye güvenmiyor. Kimse kimseyi sevmeye çalışmıyor. Empati kurmuyorlar. Varsa yoksa ezme isteği ve bir süre sonra sadistçe öldürme arzusu.

Zannetmeyin ki bu düzen böyle sürmez. Zira çocuklarımız bizim gittiğimiz yolda yürüyecekler. Bir gün onlar da bizim gibi vicdanını çöpe atıp kötülük aşkıyla yanacak. Mazluma ses vermek, onları korumak yerine bir tekme de onlar atacak. Duygusuz birer makineden farksız olacaklar. Sabah sekiz akşam beş mesaisinde ömürleri gidecek. Çevrelerindeki güzelliklerin farkına hiç varamayacaklar. Ve bir gün ya trafik canavarı alacak onları sizden ya malzemesinden çalınan bir binanın altında kalacaklar ya da boş bir tartışmada çekilen silahtan çıkan bir liralık kurşuna kurban gidecekler. Kimse sorumluluk kabul etmeyecek. Kimse üzülüp vicdan azabı duymayacak. Ve kimse pişman olmayacak. İşte düzen bu şekilde sürüp gidecek.

Düzeni değiştirmek elimizde. Yeter ki biraz da olsa vicdanlarınızı harekete geçirin. Vesselam...

 

Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Mardin nöbetçi eczaneleri
ANKET
Midyat'ın İl Olmasını İstiyor musunuz.?
Tüm Hakları Saklıdır © 1997 - 2024 Midyat Habur | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : / Faks : 04824641346 | Yazılım: CM Bilişim - Tasarım: INVIVA